İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nde konuşan Prof. Dr. Çağlar Keyder, “Somut olarak devletin güçlenmesi lazım. Yalnızca mali manada güçlenmesinden kelam etmiyoruz. Devlette çalışmanın istenilen, arzulanan bir şey olması gerekiyor” dedi.
Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Kısmı öğretim üyesi Prof. Dr. Çağlar Keyder, İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin ikinci gününde “Değişen Dünyada İktisat Politikası” başlıklı bir sunum yaptı. Prof. Dr. Çağlar Keyder, Türkiye’nin şu anda olduğu yerin çok kıymetli olduğunu vurgulayarak “Yeni bir kulvara geçmek çok da olağandışı olmayacak, zira bütün dünya yeni bir kulvara geçmek durumunda üzere görünüyor. O yeni kulvar da 1980’lerde başlayan neoliberal sistemin amaç olarak aldığı, ortadan kaldırmaya çalıştığı devletin önceliğiydi. Yani sermayenin bir seçimi diye düşünüyoruz neoliberalizmi. Ama neoliberalizm devlete karşı bir ideolojiydi” dedi.
“Geriye dönüş noktasına geldiğimizi düşünüyorum”
Neoliberalizmin devleti küçültmeyi hedeflediğini söyleyen Prof. Dr. Çağlar Keyder, “Devletin elindeki bütün kaynakları almak üzere emelleri var. Çeşitli fabrikaları devletin elinden almak neoliberalizmin maksatlarından biriydi ki bunu çoğunlukla yaptı. Devlet bu çerçevede gerçekten yenildi. Evvelce yaptığı kimi değerli şeylerden vazgeçmek zorunda kaldı. Devleti ortadan kaldırma projesi muvaffakiyete ulaştı. O denli bir duruma geldik ki bütün dünyada olup bitenlerin bir kısmı küresel, kimsenin iradesinde değil. Bir kısmı daha iradi formda ortaya çıkıyor. Ancak uzun müddet devam eden neoliberal sistemin, dengelerin bir biçimde geri dönmesi noktasına geldik. Zira neoliberal olay yalnızca kendi içerisindeki çelişkilerden ötürü değil, birebir vakitte iklimle ilgili sıkıntılar da yaratıyor. Büyük problemler ortaya çıkarmaya başladı. Büyük problemler içerisinde fakirlerin çok daha fakirleşmesi, personellerin bütün teminatlarını kaybetmesi üzere durumlar da var. Bütün bunların hepsini birleştirdiğimiz vakit geriye dönüş noktasına geldiğimizi gözlemliyorum” diye konuştu.
İklim krizine dikkat çekti
2008’den itibaren “liberal iktisat kederi, yanlış bir sıkıntı mi” üzere soruların ortaya çıktığını tabir eden Prof. Dr. Çağlar Keyder, “Bu tarihten sonra iklim değişikliği olayı ön plana çıkmaya başladı. İktisadın de üstünde bir ekip problemler olarak ortaya çıkmaya başladı. Bu tasaların ortaya çıkması düzgün bir şey. Fakat öteki taraftan da beşerler durumdan rahatsız. Ne olacak korkusu var. Burada devletin yapması gereken bir şeyler var. Toplumsal telaş olarak bu durum ortada duruyor. Türkiye’de çiftçiler şu anda bir yandan topraklarını bırakıyor. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Obruklar var, toprak çöküyor. Kuraklık kelam konusu. Devletin de bu mevzuda ‘İklim değişikliği konusunda şunu yapın’ diyecek bir durumu yok. Bu, büyük bir sorun. Bu, bütün dünyada yaşanıyor” dedi.
Çözüm tekliflerini paylaştı
Türkiye’nin bizatihi bir dönüm noktasında olduğunu anlatan Keyder, bütün bu sıkıntılara yönelik tahlil tekliflerini de şu formda özetledi: “Dünya konjonktürüne uygun halde Türkiye’de de birebir dönüşüm mümkün. Somut olarak devletin güçlenmesi lazım. Yalnızca mali manada güçlenmesinden kelam etmiyoruz. Devlette çalışmanın istenilen, arzulanan bir şey olması gerekiyor. Saygın bir şey olmalı. Eğitimli insanların yurt dışına gitmesini engellemek lazım. Genelde bir liyakat olayı değerli. Bütün bunları ayakta tutacak olan bir zihniyet sorunu.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
