Başörtüsüne anayasal garanti getiren ve ailenin korunmasına ait anayasa teklifi, Meclis Anayasa Komitesi’nde dün kabul edildi.
CHP ve UYGUN Parti’nin “dini inancı sebebiyle” tabirinin tekliften çıkarılmasını istediği önerge ise AK Parti ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.
AK Parti Küme Başkanvekili Hasret Güçlü de katıldığı NTV canlı yayınında teklif ve sürece ait değerlendirmelerde bulundu.
Zengin, mevzuyla ilgili şunları söyledi:
“Uzun bir yoldan geliyoruz, 60 sene. Benim şahsi öyküm için de kıymetli. Siyaset üzeri bir sıkıntı bu. Yasaklar varken bize dayatmalar yapılırdı, inancınız gereği değil siyaseten başınızı örtüyorsunuz diye. Hala bunları işitiyor olmak biraz ağır geliyor beşere. İnanç varken siyasetin esamesi okunmaz, bizim için hayati bir bahis bu. 2013’ten sonra bu mevzuda kamuda bir sorun kalmadı. Milletvekilleri başörtülü formda Meclis’e girdi. Biz bir düzenlemeye gerek kalmadığını düşünüyorduk. Ancak gelinen noktada Sayın Kılıçdaroğlu bir çıkış yaptı. Helalleşme bağlamında bunu tabir etti. O yüzden bir anayasa değişikliği yapma kararı aldık. Kanuna evet diyen anayasaya neden hayır der?
Başörtüsü teklifi TBMM Anayasa Komisyonu’nda kabul edildi
Haberi Görüntüle
“MÜZAKERE SÜRECİ BİTMEMELİ”
Teklifi vermeden evvel bütün siyasi partilere ziyaret yaptık. Birinci ziyaretimizde bir çeşit daha yapmayı dilek ettiğimizi söylemiştik. Olumlu karşılandı. CHP ve YETERLİ Parti dokunulmazlık belgelerini münasebet göstererek teklifimizi kabul etmedi. Anayasa değişikliğiyle ilgili açık olduğumuzu ilettik. Kuruldan geçmesine karşın müzakere sürecinin bitmemesi gerektiğini düşünüyorum. Ben her vakit fikri tartışmalarımızı önemsiyorum. Dini inanç sözünü koyabiliriz de koymayabiliriz de. Her mevzuyu kendi bağlamında düşünmek gerekir. İşi hangi saikle yaptığımızın burada olması açısından değerli. Biz bunu özel bir sebeple yapıyoruz.
“DİNİ İNANÇ SÖZÜNÜN BİR MANASI VAR”
Dini inanç sıkıntısı çok sorgulandığı için kendi öykümüze atıfta bulunuyoruz. Bu yüzden baktığımızda onların bizi ziyaretinden sonra tekrar değerlendirdik. Dini inanç sözünün orada kalmasının bir manası olacağına karar verdik. Biz bu değişikliği 24’üncü unsurda yapıyoruz. Türkiye’de inanma ile ilgili sorun yok, inancına nazaran yaşamayla ilgili bir sorun var. Bu hususla ilgili insanların başında bir soru işareti kalmasın istiyoruz.
“MECLİS’TEN 400’ÜN ÜZERİNDE OYLA GEÇMELİ”
Serbest yerde bir anayasa değişikliği yapsak olabilirdi fakat toplumsal bir yara olduğu için bu türlü bir söz koyduk. Bu mevzunun Meclis’ten geçmemesi nasıl insanları rahatsız etmeyecek? Bu Meclis’in onuru değil midir? Makûs niyetli sözleri yaralayıcı buluyorum. Bu Meclis’ten geçmesini çok istek ettiğimiz bir düzenleme. Bunu gündeme AK Parti mi getirdi? Yaptığımız şey Türkiye’nin kendi sorunlarıyla ilgili. En makulü 400’ün üzerinde geçmesi Meclis’ten. Bu bütün partilerin kazanımı olur. Asla kapalı değiliz, daha evvelden yaptığımız düzenlemeler üzere bakmıyoruz. Gerekirse seve seve tekrar masraf konuşuruz. Burada gaye sonuç almak.”
EYT’DE STAJ VE ÇIRAKLAR İÇİN DÜZENLEME YOK
Özlem Güçlü’nün EYT düzenlemesiyle ilgili değerlendirmeleri de oldu. Bahsin son derece teknik olduğunu söyleyen Güçlü, “Geçen hafta SGK ayrıntılı bir sunum yaptı. Problemin çok katmanlı olduğunu gördük. Bu kanun çıktığında çabucak yararlanacak yaklaşık 2,5 milyon insan var. Birkaç yıl içinde 5 milyona ulaşıyor.” dedi.
Zengin, “Çıktığı anda ve sonraki ekonomik boyutu ne kadar bir sorumluluk oluşturacak hesaplanması gerekiyor. EYT’de hem çalıştıkları gün hem prim müddetiyle ilgili her şey birebir. Bu kadar geniş ve mali yükü ağır olan bir çalışma. Alt katmanları var, farklı prim tipi ödeyenler var. Şu anda bu çalışmalar devam ediyor.”
Bakan Alim’den EYT açıklaması: Birinci maaş ne vakit? 9 Eylül 1999 tarihi esnetilebilir mi? Stajyerler kapsama girecek mi?
Haberi Görüntüle
Şubat ayında düzenlemeyi maddeleştirerek EYT’lilerin martta birinci maaşlarını almalarını sağlamayı hedeflediklerini söyleyen Varlıklı, şöyle devam etti:
“Hedefimiz birinci maaşlarını martta alacak biçimde şubatta düzenlemeyi tamamlamayı sağlamak. Niyetimiz ve maksadımız bu. Staj ve çıraklığın işe başlangıç sayılması ile ilgili bir düzenleme şu anda yok. Bu sahiden kıymetli bir düzenleme Türkiye için. Ülkenin 40-50 yılına tesiri olan. Nitekim gereksinimi olan alanı düzenlememiz lazım. 8 Eylül’den itibaren yapıyorsunuz, bir günle kaçıranlar kampanya başlatıyor. Hukuk düzenlemesi yaparken birey ve hukuk korunmalı.”
