Samsun’da yaşayan 57 yaşındaki Ahmet Cantürk, 2017 yılında oğlu Yusuf Cantürk adına Kocaeli’deki Honda Fabrikası’ndan Honda Civic 4D 1,6 model sıfır otomobili 101 bin TL’ye satın aldı.
Aracı 5 bin kilometre kullanan Cantürk ailesi, otomobilin tavan ile kapı arasında bulunan pervazda naylon gibi bükülme sorunu olduğunu fark ederek durumu Honda’nın yetkili servisine bildirdi. Servisten kendisine bir geri dönüş yapılmadığını iddia eden Ahmet Cantürk, daha sonra konuyu mahkemeye taşıdı.
Ahmet Cantürk ve Yusuf Cantürk, tüketici mahkemesine giderek Honda Türkiye A. Ş.’ye “ayıplı mal” davası açtı. 2 yıl süren dava sonunda mahkeme, müşteri lehine karar verdi. Mahkeme, “Honda Civic marka 2017 model 55 AUL 86 plakalı ayıplı aracın davalılar tarafından aynı özelliklere sahip ayıpsız misli ile değiştirilerek davacıya verilmesine” hükmetti.
Mahkemenin sonuçlanmasının ardından ayıpsız araç alacaklarını düşünen Cantürk ailesi, davacıların konuyu icra mahkemesine taşıması sonrası uzun bir hukuk mücadelesine girdi. 6 yıldır icra ve mahkemelerle uğraşan Cantürk ailesi, firmanın mahkemenin “ayıpsız misli ile değiştirilmesi” kararına uymasını ve kendilerine ayıpsız otomobil vermesini istiyor.
“750 bin TL’lik otomobile 156 bin TL teklif ediyorlar”
Ayıplı mal satan firmanın kendilerine arabayı satın aldıkları tarihteki fiyat listesine göre ödeme yapmak istediğini ifade eden Ahmet Cantürk, “Bu otomobili 2017’de sıfır olarak aldık. 5 bin kilometrede araçtaki hata ve göçükleri fark ettik. Servise götürdük ve 1 sene bizi beklettiler. Dava ettik ve kazandık. Arabanın değişimine karar verdiler ancak bize arabayı vermiyorlar. ‘156 bin lirayı alın, arabayı geri teslim edin’ diyorlar. Böyle bir şey olamaz. Arabamızın şu anki değeri 700-750 bin lira. Ama 156 bin lira teklif ediyorlar. O paraya şu anda otomobil alamıyorsun. O parayla alabiliyorsak 10 tane getirsinler ben alayım. 2017 yılından beridir mahkemeler sürüyor. 2023 yılına geldik hala devam ediyor. Mahkeme değişim kararı vermişti. Ama mahkeme kararını dinleyen yok. Resmen mahkeme kararının hükmü yok gibi bir durum var. Arabayı almak için icraya veriyorlar, icrada 156 bin lira diyor arabanın değerine. Öyle bir şey olamaz. Bir çuval dosya oldu hala mahkemelerde sürünüyoruz. Avukat da işin içinden çıkamıyor. Bizim arabamızın yerine ayıpsız araba verecekler, başka bir seçenek yok” dedi.
“Para değil mahkemenin de dediği gibi ayıpsız otomobil istiyoruz”
Nakit para değil eşdeğer ayıpsız otomobil istediklerinin altını çizen Cantürk, “Her gün kağıtlar, mahkemeler, icralarla uğraşıyoruz. Şirket sahipleri malına sahip çıkmıyor. Yapmış oldukları hataya sahip çıkmıyorlar. Honda firması fabrika hatası yapıyor ve kabul etmiyor. Arabaya 2017 yılında 100 bin küsur lira para verdim. Honda’ya kimse yaklaşmasın. Hiçbir şeye sahip çıkmıyorlar, onlara kimse güvenmesin. Biz 5 bin kilometredeyken hatalar çıkmaya başlayınca aracın sorunlu olduğunu anladık. Mahkeme kararı ne dediyse biz onun yapılmasını istiyoruz. Şu anda 156 bin lira teklif ediyorlar ancak arabanın fiyatı 750 bin lira bandında. Biz para değil mahkemenin de karar verdiği gibi ayıpsız misli ile değiştirilerek tarafımıza verilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.
