Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Cumhur İttifakı’nın başörtüsüyle ilgili Anayasa değişikliği teklifine yönelik tutumlarını daha önce açıkladıklarını; ayrımcılık yapmadan, hak ve özgürlüklere bir bütün olarak yaklaşılmasını istediklerini söyledi.
HDP’li Oluç, haksızlığın, ayrımcılığın, eşitsizliğin, hukuksuzluğun yaşandığı, özgürlüklerin, demokrasinin ağır saldırı altında olduğu bir süreçte sadece başörtüsüyle ilgili getirilen değişiklik teklifinin, özgürlükler sorununa çözüm üretmede yetersiz kalacağını savundu. Oluç, bu adımı, seçim manevrası olmaktan çıkartmanın yolunun, ayrımcılıkları ortadan kaldıracak bir değişiklik olduğunu dile getirdiklerini anlattı.
Önerilerine bir cevap verilmediğini öne süren Oluç, şöyle devam etti:
“Adalet ve Kalkınma Partisi grup yönetimi, bugün Anayasa değişikliği teklifini görüşmek üzere, çarşamba günü için bizden randevu talebinde bulundu. Biz de bu talebi hem grup yönetimimizde hem de parti yönetimimizde tartıştık. Yetkili kurullarda, eş genel başkanlarımızla birlikte değerlendirdik. Tutumumuz şudur; HDP’ye yönelik bir intikam davası olan kapatma davasının bütün hızıyla devam ettirilmesi, en son partimizin anayasal hakkı olan Hazine yardımının iktidar blokunun siyasi baskısı sonucu bir hak gaspı olarak Anayasa Mahkemesi tarafından ve Anayasa’ya aykırı şekilde bloke edilmesi ve özellikle bunun gerçekleşmesi için Cumhur İttifakı’nın bileşenlerinin ağır baskısının Anayasa Mahkemesi üzerinde yaşanması nedenleriyle Adalet ve Kalkınma Partisi grup yönetimiyle Anayasa değişikliği teklifi hakkında görüşmeme kararı aldık. Randevu taleplerine olumlu cevap vermedik bu nedenle.
Elbette Adalet ve Kalkınma Partisi Meclis grup yönetiminin diyalog çabalarını önemsiz görmüyoruz. Ancak iktidarın bizlere yönelik politikaları nedeniyle böyle bir görüşme zemininin ortadan kaldırıldığını düşünüyoruz. Mevcut Anayasa’nın dahi her gün çiğnendiği, hukukun askıya alındığı bir süreçte anayasa değişikliğini görüşmeyi samimi ve inandırıcı, güven verici bulmuyoruz.”
Oluç, 4-5 ay içinde seçimlerin yapılacağı bir ortamda, yargı vesayetinin HDP’ye yönelik işletildiğini, yargı yoluyla siyasetin dizayn edildiğini ve partisine yönelik tasfiye politikalarının sürdüğünü savundu.
Seçimlerin adil, demokratik ve eşit ortamda yapılmayacağına dair işaretler olduğunu iddia eden Oluç, bu ortamda teklifin tartışılmasını samimi ve güven verici bulmadıklarını söyledi.