1. Haberler
  2. Gündem
  3. Ekrem İmamoğlu: Cumhuriyet’e ve Demokrasiye İnancı Tam Gençlerimiz Asla Aldatılmayacak

Ekrem İmamoğlu: Cumhuriyet’e ve Demokrasiye İnancı Tam Gençlerimiz Asla Aldatılmayacak

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala


Burdur’da da Isparta’daki üzere dolu meydana konuşan İBB Lideri ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, “15-30 yaş ortası gençlerimizin sayısı, bu ülkede tam 21 milyon. 

Güçlendireceğimiz bu Cumhuriyet’le işte o kızlarımız ve oğullarımız, gelecekte -hani dedi ya bu rejimin sahipleri; ‘aldatıldık’, Cumhuriyete inanmış, demokrasiye inancı tam kızlarımız ve oğullarımız asla aldatılmayacak. Zira onların aklı, onların fikri, onların zikri ebediyen akıldan ve bilimden yana olacak. Asla şaşmayacaklar” dedi.

Gençleri, ‘Türkiye Gönüllüsü’ olmaya davet eden İmamoğlu, çocuklarımızın asla sesini kısmayın. Bir an bile susmasınlar. O pak kalpleriyle ve ileriye dönük o pırıl pırıl yürekleriyle, güç dolu o benlikleriyle ne düşünüyorlarsa konuşsunlar, anlatsınlar. Zira, Cumhuriyet’le demokrasinin nüvesi meskende başlar. İmamoğlu, “Bugün, ‘Avukatlar Günü.’ Bütün avukatlarımızın bugününü kutluyoruz.

Hak, hukuk, adalet yolunda onlara çok gereksinimimiz var. Önümüzdeki seçimde de onlara çok muhtaçlığımız var. Türkiye gönüllüleri sitemize girin. Sandık güvenliğinde bizimle iş birliği yapın. Alışılmış ki siyasi partilerimizin bu bahiste eforu olacak.

Ama Türkiye gönüllüleri üzerinden büyük bir tertibi da daima birlikte inşa edeceğiz. Başta avukatlarımız olmak üzere, hepinizi oraya davet ediyorum” davetinde bulundu. 

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte Isparta’nın akabinde Burdur’u da ziyaret etti. Antalya Büyükşehir Belediye Lideri Muhittin Böcek ve Burdur Belediye Lideri Ali Orkun Ercengiz de Burdur ziyaretinde İmamoğlu’na eşlik etti. Burdur’da da Isparta’da olduğu ağır ilgiyle karşılanan İmamoğlu, Şeker Meydanı’nı dolduran coşkulu kalabalığa hitap etti. İmamoğlu, özetle şunları söyledi: 

“BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ GENÇ KARDEŞLERİM”

“Kesinlikle birlikte başaracağız genç kardeşlerim. Çok başarılı olacağız. Birleşeceğiz, kazanacağız. Kim için? 86 milyon insanımız için kazanacağız. Kazanan, bir avuç insan ya da bir kişi ya da bir parti değil. O devir bitti. Artık kazananlar kulübü, 86 milyon insanımız. Artık tam vakti. Daima birlikte bunu 2019’da başardık. Milletimiz iradesini ortaya koydu. İstanbul’da halkımızla birlikte bütünleştik ve seçim kazandık. Dediler ki, ‘Biz yan çiziyoruz. Seçimi size vermeyeceğiz.’ Kime? Milletimize vermeyecekmiş. Milletimiz ne yaptı? Milletimiz, 13 bin oy yerine, 806 bin oy fark attı. Bunun ismi, okkalı bir demokrasi tokadı. O gün biz geleceği okuyamadık fakat birileri okudu. Hatırlayın. Ne dediler? Ya da ne dedi? İster ‘dedi’, ister ‘dediler’; fark etmez. ‘İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır’ dediler. Ya da ‘İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder’ dediler. O günden anlamışlar. Artık milletimizin , Türkiye’yi de kazanma vakti geldi. Daima birlikte kazanacağız. Bu seçimin kaybedeni, bir kişi ya da bir avuç insan olacak. Seksen altı milyon kazanacak.”

“ÇOCUKLARIMIZIN ASLA SESİNİ KISMAYIN”

“Çocuklarımızın, gençlerimizin boynunun bükük olmaması için muhtaçlık duyduğumuz en güçlü idare hali, Cumhuriyet. Zira Cumhuriyet; fikri hür, vicdanı hür jenerasyonları yetiştirir. Zira Cumhuriyet’in, demokrasinin güçlendiği bir rejimde neyi yaşarız biliyor musunuz? O rejimde herkes özgürce fikrini söyler. Çocuklarımızın asla sesini kısmayın. Bir an bile susmasınlar. O pak kalpleriyle ve ileriye dönük o pırıl pırıl yürekleriyle, güç dolu o benlikleriyle ne düşünüyorlarsa konuşsunlar, anlatsınlar. Zira, Cumhuriyet’le demokrasinin nüvesi konutta başlar. Onun için güçlendireceğimiz bu Cumhuriyet’le işte o kızlarımız ve oğullarımız, gelecekte -hani dedi ya bu rejimin sahipleri; aldatıldık- Cumhuriyete inanmış, demokrasiye inancı tam kızlarımız ve oğullarımız asla aldatılmayacak. Zira onların aklı, onların fikri, onların zikri hep akıldan ve bilimden yana olacak. Asla şaşmayacaklar. Üretecekler. Yaratıcı fikirleriyle, yenilikçi bakışlarıyla, bu çağın muhtaçlıklarını üretecekler. İcatlar yapacaklar. Memleketimizi, 21. yüzyılda, bu coğrafyanın en güçlü memleketi yapacaklar, en güçlü devleti yapacaklar.”

“BEN BİLİRİM, DİYEN AKLI DAİMA BİRLİKTE GÖNDERECEĞİZ”

“Çocuklarımızın ve gençlerimizin bizden bir değişim talebi var. O da şu: ‘Ben bilirim. Ben ne dersem o gerçek. Ben ne yaparsam onu kabul edeceksiniz’ diyen aklı daima birlikte göndereceğiz. Ve o aklın yerine, birliğin gücü gelecek. O aklın yerine, milletin gücü gelecek. Milletin ittifakı gelecek. Farklı fikirlerin, farklı görüşlerin bir ortaya gelip demokrasiye dönük ortaya koydukları Millet İttifakı’nın hükümeti gelecek. Evet; onların birliğiyle, beraberliğiyle devlet aklı, devlet vicdanı, devlet fazileti, hak, hukuk, adalete bakışıyla 13. Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu gelecek. Sizlere hak, hukuk, adalet savunucusu Millet İttifakı’nın kurucusu ve 13. Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamını getirdim. Sevgilerini, hürmetlerimi getirdim. Ne diyor Cumhurbaşkanımız? ‘Milletimiz bize oy versin. Milletimiz asla bölünmesin. Millet İttifakı’na oy istiyoruz. Ve biz bu sistemi değiştireceğiz. Liyakati getireceğiz. Toplumun, çocuklarımız, gençlerimiz ismine istekleri olan, ‘Ben çalışırsam, karşılığını alırım. Ben çalışırsam, hak ettiğim makama gelirim. Hak ettiğim işimi elde ederim’ demelerini sağlayacağız. Biz, millete ilişkin her kuruşa sahip çıkacağız. Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği o Cumhuriyet ve demokrasi yolunda, sağlam adımlarla yürüyeceğiz. Birliğin gücünü büyüteceğiz. Yalnızca altı siyasi parti değil, bütün siyasi görüşlerin oylarını istiyoruz. Ve onların her türlü hakkını, hukukunu koruyacağız’ diyor. Münasebetiyle sizlerden isteğimiz var. Lütfen birinci çeşitte bu seçimi kazanmak birlikte efor gösterelim ve bu işi bitirelim. Göreceksiniz, şayet bir olursak, birlikte olursak, gücümüzü artırırsak, ayrışmazsak bu işi daima birlikte toparlayacağız.”

“2019’U HATIRLAYIN”

“2019’u hatırlayın. Ne yaptık? Kayıtsız kuralsız, bu yanlışsız yolda iş birliği yaptık. Ben, o seyahatte ta o günden bugüne, hiçbir anımızda bizi yalnız bırakmayan, her gayretimize katkı sunan, Millet İttifakı’nın kıymetli önderlerinden olan, başından beri bu sürecin ortağı olan UYGUN Parti Genel Lideri Sayın Meral Akşener’in de sizlere teşekkürlerini, selamlarımı getirdim. İşte bu birliktelik, inşallah daima birlikte bizi çok hoş geleceğe taşıyacak. Biz de oradayız. Genel Liderimiz, Sayın Cumhurbaşkanımızın tabiriyle; gücümüzü daha da büyütmek ismine, Osmanlı İmparatorluğu’nun ulu başşehri, dünyanın başşehri, İstanbul’un Belediye Başkanı’nı ve Cumhuriyet’imizin başşehri Ankara’mızın Belediye Liderini bir ortaya getirip, gücümüzü daha da büyüttük. Ben, her birinize, sevgili dostum, değerli Ankara Belediye Liderimiz Mansur Yavaş’ın da selamını getirdim.”

“VALLAHİ BİLLAHİ KISKANIYOR BU ADAMLAR”

“Buradaki genç bayanlarımız, kızlarımız oradan bir afiş tutuyorlar. Diyorlar ki; İstanbul Kontratı yaşatır. Diyorlar ki; ‘Sen, ben, biz… Birbirimizin çaresiyiz.’ Biz, toplumda bayanın gücünün hak ettiği pahada, hak ettiği yerde olması için uğraş vereceğiz. Bayana şiddete karşı katiyen en gerçek tüzel düzenlemelerle büyük çaba vereceğiz. Kız çocuklarımızın başarılı olması, önlerindeki mahzurların aşılması için daima birlikte çaba vereceğiz. İstanbul’da biz, çok ihtimamlı hizmetleri hayata geçirdik. Hani çıkıp diyorlar ya: ‘Efendim İstanbul’da dediklerini yapmadılar.’ Vallahi, billahi kıskanıyor bu adamlar. Çok berbat, çok farklı huyları var lakin en makûs huyları bu kadar kıskanç olmaları. Sabah kalkıyorlar ‘Ekrem İmamoğlu’, akşam yatıyorlar ‘Ekrem İmamoğlu.’ Allah şahittir; gülümsüyorum ve vakit zaman da eğleniyorum. Zira, hala 25 yıl yönettikleri İstanbul’u kaybetmeyi hazmedemediler. Güya annelerinin, babalarının mülklerini birisi geldi, ellerinden aldı. Kardeşim, İstanbul bu milletin. Zannediyorlar ki, bu İstanbul onların tapulu malı. Türkiye’ye de o denli bakmaya başladılar. Onun için hazmedemiyorlar. Biz, onun için bu seçimi 86 milyon için kazanacağız. O ve etrafındaki bir avuç insanı da konutlarına dinlenmeye yollayacağız.”

“HER KURUŞUNUZA GÖZÜMÜZ ÜZERE BAKTIK”

“Biz, kreş yoktu, açtık. ‘Yurt yapamazsın’ dediler, 5000 yataklı yurt kapasitesine ulaştık. İstanbul’da geldiğimizde, yalnızca 1 metro çizgisinde çalışma vardı. Biz 10 metro sınırında birden tıkır tıkır çalışmaya başladık. 6’sının bir kısmını büsbütün, bir kısmının kısmen açılışını yaptık 4 senede. 4 senede bile değil. 4 yılın de 3 ayını çaldılar. Aslında çalmayı da bilirler mi bilmiyorum ki? Bilirler mi? Neyse. Bunu niçin söylüyorum? Ben, orada 16 milyon İstanbullunun aklıyla yürüdüm. 100 bine yakın çalışanımızın aklıyla yürüdüm. Liyakatli beşerlerle yürüdüm. Her kuruşunuza, gözümüz üzere baktık. Devlet yöneticisi, tevazu sahibi olur. Devlet yöneticisi, vatandaşına nezaketli davranır. Devlet yöneticisi halkına, milletine azarlar üzere konuşamaz. Devletin yöneticisi faziletli, ahlaklı olur. Bu işin partisi yok. Devlet yöneticisi faziletini, ahlakını, tekrar güçlü bir biçimde, nitelikli bir biçimde milletimizle buluşturmalıyız.”

“ELİNDE BİR TOMAR PARA…”

“Rahmetli dedem bile, harçlık verirken parayı göstermeden cebimize koyardı. Babam, Allah selametini versin, o denli tembihlemişti ki, ondan öteki birinden harçlık alamazdık. Utanırdım. Babaanneciğim kapalıdan harçlık verirdi bana. Artık bakın bu kıymetli bir şey. Bunu hafife almayın. Elinde bir tomar para. Parayı bu türlü azarlar üzere dağıtır. Yahu para gösterilmez. Veren el, alan eli görmez. Millete lütufta mı bulunuyoruz? Bakın Ali Orkun Liderim da biz de toplumsal yardımlar yapıyoruz. Gereksinimi olan insanımızın yanında oluyoruz. Bakın yeni iktidarımızda göreceksiniz hiçbir çocuğumuzu okula aç göndermeyeceğiz. Okulda aç bırakmayacağız. Yoksulluğu bitireceğiz. Bitirmek zorundayız. Onun için bilin ki, benim ey muhtaçlığı olan vatandaşım; sen ihtiyaçlıysan, devleti yöneten bizler, senden özür diliyoruz. Seni şayet gereksinimli hale getirmişsek, bunda kusurumuz var. Senin gereksinimini gidermek de bizim sorumluluğumuz. Sana lütufta bulunmuyoruz. Onlar bir veriyorsa, biz iki vereceğiz; hakkın. Hakkın olduğu için vereceğiz. Muhakkak ve katiyetle bu ahlak bitecek. Güya lütufta bulunuyor. Yahu kimin parası bu? Milletin parası.”

“CUMHURBAŞKANI ÇIKTI, MİTİNG ALANLARINDA NE DEDİ?”

“Bana ne dediler biliyor musunuz? Dedim ki, 0-4 yaş ortası çocuğu olan annelerimiz, çocuklarını İstanbul’da gezdiremiyor. Bu sosyolojik olarak tespitli. ‘0-4 yaş ortası çocuğu olan anneleri, çocuklarıyla birlikte İstanbul’da fiyatsız toplu taşıma vereceğim’ dedim. Sayın Cumhurbaşkanı çıktı, miting alanlarında ne dedi biliyor musunuz? ‘Kimin parasını kime veriyorsun’ dedi. Zannediyor kendi parası. Ben de dedim, ‘Vallahi milletin parasını millete veriyorum, sana ne. Sana ne.’ Artık İstanbul’da 350 binin üzerinde anne, o kartı kullanıyor. Pekala, ‘Süt dağıtacakmış. Hani, dağıtıyor mu’ diye çıktı açıklamalar yaptı. Yanlışsız. Milyonlarca litre süt dağıttık 200 binin üzerinde çocuğa. Lakin biz sütü dağıtırken, Allah’ın kuluna göstermedik. Fark burada.”

“100 BİN ÖĞRETMENİMİZİ DE BİZ ATAYACAĞIZ”

“Evet, sevgili genç arkadaşım, 100 bin öğretmenimizi de biz atayacağız. Cumhurbaşkanı adayımız, ‘Hemen gelir gelmez düzenleyeceğimiz birinci mevzulardan birisi 100 bin öğretmenimizi atamaktır’ dedi. Biz, gözü yaşlı öğretmen istemiyoruz. Gözü yaşlı öğretmenin olmadığı yerde, uygun eğitim olur. Uygun eğitimin olduğu yerde, gelecek kuşak güçlü olur. Bir devlet yöneticisi olarak ben sırtımı, bu memleketin gençlerine yasladığım vakit kendimi huzurda hissediyorum. Diyorum ki; ’15-30 yaş ortası gençlerimizin sayısı, bu ülkede tam 21 milyon. Gözlerine bakıyorum, onları görüyorum şu anda. Burada kızlar var, erkekler var, gençler var. 21 milyon Avrupa’da, 9’uncu ülke olur. Sevgili gençler, size çok güveniyoruz çok. Gençler, bu sürece siz sahip çıkacaksınız. Gençler, siz bu süreçte, doğruları arkadaşlarınızla, ailelerinizle paylaşacaksınız. Gençler, siz birliğin gücüne güç katacaksınız. Gençler, aceleniz var biliyorum. Ben de sizi çok seviyorum. Bir an evvel bu memleketin idaresini güçlü bir formda yakında size emanet etmek istiyoruz. Gelecek gençlerindir. 

“ÜLKEMİZDE 15 MAYIS SABAHI HER ŞEY ÇOK HOŞ OLSUN”

“Memleketimizin her köşesine bu itinayla bakacağız. Sarsıntıya güçlü kentleri daima birlikte var edeceğiz. Akıldan, bilimden yana olacağız. Bugün, ‘Avukatlar Günü.’ Bütün avukatlarımızın bugününü kutluyoruz. Hak, hukuk, adalet yolunda onlara çok muhtaçlığımız var. Önümüzdeki seçimde de onlara çok gereksinimimiz var. Türkiye gönüllüleri sitemize girin. Sandık güvenliğinde bizimle iş birliği yapın. Natürel ki siyasi partilerimizin bu hususta gayreti olacak. Fakat Türkiye gönüllüleri üzerinden büyük bir tertibi da daima birlikte inşa edeceğiz. Başta avukatlarımız olmak üzere, hepinizi oraya davet ediyorum. Hepinizin Ramazan’ı mübarek olsun. Hepinizin konutuna bolluk, rahmet gelsin. Arınma ayında, memleketimiz bütün kötülüklerden uzak olsun, berbat insanların aklından uzak olsun. Milletimizi Allah korusun. 86 milyon insanımızın kardeşliği daim olsun. Ülkemizde 15 Mayıs sabahı her şey çok hoş olsun.”

KADIN EL SANATLARI MERKEZİ’Nİ ZİYARET ETTİ

Konuşmasını, vatandaşların ağır ilgisi altında tamamlayan İmamoğlu, Burdur Belediyesi Bayan El Sanatları Merkezi’ni ziyaret etti. Bayan üreticilerle sohbet eden İmamoğlu çifti, kimi tezgahlardan alışveriş yaptı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Ekrem İmamoğlu: Cumhuriyet’e ve Demokrasiye İnancı Tam Gençlerimiz Asla Aldatılmayacak
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Balıkesir'in Haber Portalı ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!