Bugünden itibaren Türkiye’nin tek gündemi sarsıntıdır

Türkiye, 17 Ağustos 1999 yılında Gölcük’de 7,4’lük zelzeleyle sarsılmıştı. 24 yıl sonra tıpkı büyüklükte bir zelzelesi Kahramanmaraş Pazarcık merkezli yaşadık.

Depremde vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, enkaz altında kalan vatandaşlarımızın sağ salim kurtarılmalarını diliyoruz.

10 vilayetimizde büyük yıkıma yol açan, 81 vilayette 85 milyon vatandaşımızın kalplerinde tanımı imkânsız büyük hüzne yol açan zelzele sonrasında Türkiye’nin tek gündemi zelzelenin yaralarını sarmaktır.

Hepimizin bugüne kadar öncelikli gördüğü tüm başlıklar artık rafa kaldırılmıştır.

Uluslalararası Yardım Davetine çıktığımız ortamda, iş dünyası olarak bugüne kadar dillendirdiğimiz tüm gündemlerimiz tali hale gelmiştir.

1999 sarsıntısı ve sonrasında yaşadığımız sarsıntılardan edindiğimiz deneyimlerle Pazarcık zelzelesinin yaralarını daha süratli sarmak için Kamu, Sivil Toplum Kuruluşları ve 85 milyon insanımıza büyük sorumluluklar düştüğünün şuurundayız.

Depremin etkilediği coğrafyanın büyüklüğü, milyonlarca insanımızı etkiliyor olması, kış mevsiminin çetin kuralları çok koordineli bir çalışmayı gerektiriyor.

Deprem anından itibaren İzmir iş dünyası ve Türkiye İhracatçılar Meclisi bünyesindeki 61 ihracatçı birliğimiz yaraları sarmak için çırpınıyoruz.

İlk etapta; kışlık giysi, çorap, iç giysi, kışlık ayakkabı, bot, battaniye, polar, uyku tulumu, kuru besin ve bebek bezi talebi geldi. Bu gereçleri bağışlayacak üyelerimizden toplamak için bir depo kiralıyoruz. Bu depoda toplanacak malzeleri AFAD uyumunda, AFAD’ın istediği noktalara teslim edeceğiz. Kısa mühlet içinde bu hususta ayrıntılı bir duyuruya çıkacağız.

2023 yılı içinde yapmayı hedeflediğimiz tüm projelerimizi minimumda tutarak, tüm kaynaklarımızı sarsıntının yaralarını sarma kararı aldık. Yapabileceğimiz maddi ve tıpkı yardımların boyutunu ortaya koymak için çalışıyoruz.

Türkiye, bu sarsıntının yaralarını sarmak için 100 milyarlarca lira yeni kaynağı yaratmak zorunda. Bu kaynağa gereksinimimiz olduğu evrede Hükümetimiz ve hepimiz acı ilaç içmek durumunda olduğumuzun şuuruyla hareket etmeliyiz.

Hükümetimizin, bu süreçte süratlice Milletlerarası yardım davetinde bulunması çok yanlışsız bir adımdır. Dünya için vazgeçilmez pozisyonda olan ülkemizin bu davetinin çabucak karşılık bulması gerektiğine inanıyoruz.

Tüm vatandaşlarımıza da bir davette bulunmak istiyorum; Sayfiye yerlerindeki boş konutlarımızı süratlice depremzede vatandaşlarımızın hizmetine sunalım, Kızılay’ın kan taleplerine hassas olalım, acil yardım eğitimi olanlar zelzele bölgesinde Valilikler buyruğunda çalışmak üzere süratlice bölgeye intikal etsinler.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı